Türkisch Deutsch flört edeceğim

Deutsch	Türkisch	Kategorie	Typ
flirten flirtete geflirtet Flirt	flört etmek		Verb
akkreditieren akkreditierte akkreditiert	akredite etmek		Verb
tun, machen transitiv tun tat getan	etmek (-der) etmek		Verb
bitten (um) bitten bat gebeten	rica etmek		Verb
schenken	hediye etmek		Verb
bitten jmdn um etw, erbitten	rica etmek -den -i rica etmek		Verb
Ich werde nach Istanbul fahren. Reise	İstanbul'a hareket edeceğim.
bewegen	hareket etmek		Verb
Ich werde dich meiner Familie vorstellen.	Seni aileme takdim edeceğim.
jmdn um etwas bitten ... bitten bat ... ... gebeten	birinden bir şey rica etmek rica etmek		Verb
Flirt m	flört		Substantiv
flirten flirtete geflirtet ich flirte (ben) flört ediyorum du flirtest (sen) flört ediyorsun er,sie,es flirtet (o) flört ediyor wir flirten (biz) flört ediyoruz ihr flirtet (siz) flört ediyorsunuz sie flirten (onlar) flört ediyorlar [auch: flört ediyor] ich flirte nicht (ben) flört etmiyorum du flirtest nicht (sen) flört etmiyorsun er,sie,es flirtet nicht (o) flört etmiyor wir flirten nicht (biz) flört etmiyoruz ihr flirtet nicht (siz) flört etmiyorsunuz sie flirten nicht (onlar) flört etmiyorlar [auch: flört etmiyor]	flört etmek flört ediyor		Verb
flirten Flirt	flört yapmak		Verb
Vielleicht ist es ja auch nur ein Flirt...	Belkide sadece bir flört'tür...
Futur von etmek (1. Pers. Plur.)	edicem ugs = edeceğim
Ich werde von dir träumen. Sehnsucht	Seni hayal edeceğim.
Ich werde es weiter versuchen.	Denemeye devam edeceğim.
Wie soll ich den Wagen (/ Leihwagen) übergeben?	Arabayı nasıl teslim edeceğim?
Ich werde dich sehr glücklich machen. Liebe, Beziehung	Seni çok mutlu edeceğim.
Die CDs besorge ich Dir. (besorgen)	CD'leri sana tedarik edeceğim.
Ich werde dir helfen, wenn ich mit meiner Arbeit fertig bin. Hilfe	İşimi bitirdiğimde sana yardım edeceğim.
Ich werde dir helfen, egal wie. Versprechen	Nasıl olursa olsun, sana yardım edeceğim.
Jetzt verlasse ich die Türkei mit der Erinnerung, hereingelegt (/ verarscht ugs ) worden zu sein. Konflikt	Şimdi türkiyeyi hafizada aldatılmiş olarak terk edeceğim. (aldatılmak = betrogen werden)
Ich werde es akzeptieren, wie ich immer alles akzeptiert habe.	Her zaman, her şeyi kabul ettiğim gibi bunu da kabul edeceğim.
Ich habe dir gesagt, dass ich für uns beide stark sein werde. Ich versuche es weiter. Beziehung, Versprechen	İkimiz için güçlü olacağımı söylemiştim sana. Olmaya çalışmaya devam edeceğim.
Ich bitte darum, dass diese Fahrkarten für die morgige Fahrt annulliert und auf Montag übertragen werden. Reise / (Fahrkarte) (annullieren)	O biletlerin yarınki sefer için iptal edilip pazartesiye aktarılmasını rica edeceğim.