Türkisch Deutsch gidiyor

Deutsch	Türkisch	Kategorie	Typ
gehen, fahren	gitmek		Verb
abreisen Reise	gitmek		Verb
Gehst du?	Gidiyor musun?
Sein gesundheitlicher Zustand verschlechtert sich.	Sağlığın kötüye gidiyor.
Die Zeit läuft (mir) davon. Frist	Zaman akıp gidiyor. (akmak) (gitmek)
er/sie/es geht	gidiyor
Die Dinge laufen hervorragend. ugs Entwicklung	İşler gayet iyi gidiyor.
Es gefällt mir. Beurteilung	Hoşuma gidiyor.
Sie geht in die Küche.	Mutfağa gidiyor.
Bis jetzt ist alles gut gelaufen. Lebenssituation, Ergebnis, Erfolg / (laufen)	Şimdiye kadar her şey yolunda gidiyor. (gitmek)
Wohin geht Hans?	Hans nereye gidiyor?
Brechen wir bald auf? / Gehen wir bald? (aufbrechen)	Yakında gidiyor muyuz?
Die Uhr geht vor. (vorgehen)	Saat ileri gidiyor.
Meine Uhr geht falsch.	Saatim yanlış gidiyor.
Izmir gefällt mir.	İzmir hoşuma gidiyor.
Er kommt mit seiner Sache nicht zurecht. (zurechtkommen)	İşi ters gidiyor.
Die Uhr geht genau.	Saat doğru gidiyor.
Das ist nach meinem Geschmack. Vorlieben, Zustimmung	Bu hoşuma gidiyor.
Wie läuft's? - Es läuft gut (/ prima)! ugs FAQ	Nasıl gidiyor? - Güzel gidiyor.
Es ist nun mal so! Feststellung	Böyle gelmiş böyle gidiyor.
Gefällt dir (Izmir)? Vorlieben, Beurteilung	(İzmir) hoşuna gidiyor mu?
Das gefällt mir irgendwie. Beurteilung, Vorlieben	Nedense bu hoşuma gidiyor.
Das geht zu weit! Beurteilung	Bu çok ileri gidiyor.
Wie gefällt dir das? Vorlieben, Meinung, Beurteilung	Bu hoşuna gidiyor mu?
Wie schaut's aus? ugs	İşler nasıl? / Nasıl gidiyor?
Wie die Zeit vergeht!	Zaman nasılda geçip gidiyor.
Es ist an der Zeit, dass ich nach Hause gehe. Heimkehr	Neredeyse eve gidiyor olma zamanım.
Das gefällt mir am meisten. Beurteilung, Vorlieben	Bu en çok hoşuma gidiyor.
Sie fährt ihre Tante in Sultanahmet besuchen. Reise, Besuch	Sultanahmet'teki teyzesini ziyarete gidiyor.
Dieser Bus fährt in eine andere Richtung. Transport	Bu otobüs farklı bir yöne gidiyor.
In zwei Stunden wird er nach Ankara fahren.	İki saat sonra Ankara'ya gidiyor.
Gehst du auch?	Sen de mi gidiyorsun? / Sen de gidiyor musun?
Was macht dein Studium? Kommst du gut voran? Lebenssituation	Üniversite işin ne oldu? İyi gidiyor mu?
Gefällt es Ihnen? Vorlieben, Meinung, Beurteilung	Bu hoşunuza gidiyor mu? / Bunu beğeniyor musunuz?
Irgendwie läuft im Moment aber auch einfach alles schief. Lebenssituation, Ergebnis / (schieflaufen)	Zaten şu anlar her şey bir şekilde ters gidiyor.
Ich finde es schön, dass du mich immer anklingelst; dann freue ich mich immer unheimlich! Telefon / (anklingeln)	Telefonumu her zaman çaldırman hoşuma gidiyor, böyle olunca her zaman korkunç seviniyorum.
sich irgendwohin begeben	gitmek		Verb
weggehen	gitmek		Verb
▶ ▶ ▶ ▶ gehen	gitmek		Verb