Beni tanıyanların hepsi şunu biliyor ki, ben sizlerin “kurallarınızın” büyük bir kismini biliyorum ve onlara uymaya hazırım. Ama bir şart altında, yani SENİN bana karşı adil davranman şartıyla. SEN bana, değersiz bir şey olmuşum gibi davrandığın sürece benim için sizlerin “kurallarınız” değil, kendim kökenimin kuralları geçerlidir. Beni namussuz aşamasına koyuyorsun, aynı zamanda SİZLERİN “kurallarınıza” uymamı bekliyorsun. Bu bir şaka gibi! SEN çamur attığın namusumu kurtar, sonra da ben, ister dini ister dünyevi kurallara uyarım. Bu, senin elindedir.